Kapıcımız Ayşeyi Her Fırsatta Sikiyorum

Selam, bu olay üç ay önce oldu. Ben 27 yaşında bir gencim. Oturduğumuz apartmandaki kapıcının karısıyla olmuştu. Açıkçası, öyle herkese bakan bir seks manyağı değildim ama o aylarda öyle biri olmuştum ve gözüme kapıcının yeni kuması Ayşe’yi kestirdim.

Ayşe 48 yaşındaydı, yeni kuma gelmişti köyden ve çok fakirdiler. Güzel de değildi açıkçası ama öyle bir azmıştım ki güzel geliyordu. 160 boylarında, saçı genellikle örtülü ama apartmanda temizlik yaparken açık, siyah saçlı, zayıf vücutlu bir kadındı. Artık öyle bir azmıştım ki anlatamam.

Bir gün evde tekken kapının önünden sesler geliyordu. Delikten baktım, Ayşe yerleri siliyordu, ayağında terlik vardı. Çok seksiydi. İzliyordum, bir yandan da sikimle oynuyordum. Onu eve alıp sikmek istiyordum ama nasıl? Kolay değildi tabii; evli bir kadınla… Düşünüyordum, birden aklıma iyi bir fikir geldi. Sabah saatleriydi, ona evi temizlemesini söyleyecektim. O ev temizliklerine gidiyordu çünkü. “Annem söylemeyi unutmuş, evi temizler misiniz?” diyecektim. Açtım kapıyı, “Ayşe abla, annem telefon açtı, evi temizleyebilir misiniz? Müsait misiniz?” dedim. O da, “Tabi,” dedi. “Temizlik malzemesi var mı?” dedi. “Var,” dedim ve kovasını alıp içeri girdi. Çok terlemişti. Temizlik malzemelerini verdim, başladı temizliğe.

Ben de ikinci planımı, yani onu nasıl sikeceğim planını yapmaya başlamıştım. Odama geçtim, o salondaydı. Bilgisayara film koydum, porno sesini de baya açtım, duysun diye. Nasılsa odama gelecekti temizlemeye. Sikimi de açtım, başladım sikimle oynamaya.

Birkaç dakika sonra Ayşe kapıyı açarak içeri girdi. Gözleri açıldı, “Ne yapıyorsun sen?” dedi. Ben de yanlışlıkla olmuş gibi toparlandım, “Şey, yani…” filan derken, Ayşe, “Evin oğlu azmış,” dedi. Çok şaşırmıştım ama mutlu olmuştum. O da soru sormaya başladı:

“Kız arkadaşın yok herhalde?” dedi.
“Evet, bugünlerde çok azmış durumdayım,” dedim.
O da açıkça utanmadan, “Peki, ben giderim mi bu azgınlığını?” dedi biraz bozuk Türkçesiyle.
“Nasıl yani?” dedim, anlamazlıktan gelerek.
“Kendini bana bırakacaksın,” dedi.
“Tamam,” dedim. İnanılmazdı! Bizim Türkçesi kıt Ayşe neler diyordu!

Yaklaştı bana, baş örtüsünü çıkardı. “Yalnız karşılığında hakkımı alırım,” dedi. “Yuh artık!” dedim içimden. “Ayşe’ye bak, orospu olmuş tabii,” dedim. Başladı beni öpmeye dudaklarımdan. Ben de onu… Yatağımda yana yana oturmuş öpüşüyorduk, tükürüklerimiz karışmıştı artık. Ayşe çirkindi ama azmıştım bir kere.

Sonra beni soymaya başladı, soydu. “Sikin için büyükmüş, yavrucum,” dedi. Sonra kendi bir çırpıda soyundu. Çıplaktık. “Annemin yatağına geçelim,” dedim, geçtik. Ayaktayken eğildi, başladı sikimi emmeye. Müthişti! Taşaklarımı bile yalıyordu, inanılmazdı. Ayşe “Ohhhhhh!” diye sesler çıkarıyordu. Vücudu tahta gibiydi, kıllıydı bile, tıraş olmamış gibiydi vücudu ama azgınlıktan o bile azdırıyordu beni. Sikim iyice kalkmıştı. O da, “Hadi, evde ne yapacaksan yap,” dedi ve yattı yatağa.

Bacaklarını araladım, amına yaklaştım. Ter kokuyordu. Bacaklarını yalamaya başladım, yukarı çıkıyordum. Kıllı amına gelmiştim, amını yalayacaktım ama kıllar öyle uzamıştı ki ağzıma geliyordu. Yine de dilimi attım amına. Ayşe inlemeye başladı. Dilimi içine hafifçe soktum, daha da inledi. Alışık değildi herhalde, çünkü monoton bir seks hayatı vardı büyük ihtimalle.

Amını yalarken daha fazla dayanamayarak doğruldum, açtım iyice bacaklarını. “Sokacağım,” dedim. O da, “Tamam, ama yavaş,” dedi. Önce başını soktum yavaşça, sonra hepsini yerleştirdim, gidip gelmeye başladım. Ayşe de bağırıyordu, “Ahhhhhh, ohhhhhh!” diye. Ama daha da hızlandım. O da acıyla ayaklarını sırtıma vuruyordu. Fazla geçmeden boşalma vakti geldi, çıkardım aniden, göbeğine patladım. Ayşe gülüyordu, “Oh, be!” dedi. Ben de, “Daha bitmedi, saatlerce ev boş,” dedim. O da güldü, “Peki,” dedi.

“Hadi, banyoya geçelim,” dedim, geçtik Ayşe’yle. “Ayakların çok güzelmiş,” dedim. O da, “Öyledir,” dedi. Oturttum klozete, başladım ayaklarını emmeye. Ayşe bana bakarak gülüyordu. Ben de o pis, ter kokulu ayaklarını yalıyordum. “Ayaklarını sikeyim mi?” dedim. O da, “Nasıl?” dedi. “Bak, böyle,” dedim. Aldım iki elime ayağını, ortasına sikimi yerleştirdim, gidip geliyordum. O da şaşırdı. “Böyle,” dedim, ayaklarını sikiyordum. Birkaç dakika sonra patladım ayaklarına. Ama daha da azmıştım.

Ayşe’ye internette gördüğüm bir şeyi yapmasını istedim. “Ağzıma işer misin?” dedim. “Sen iste yeter ki,” dedi. Eğildim, o da kıllı amını ağzıma yerleştirdi. “Fışşşşşşş, şırıllllllllll!” diye işedi, hepsini içtim. O da gülüyordu pis pis. Orada yığılmıştım yere. O da annemin parfümlerine bakıyordu, ayakta sürüyordu. Kalktım, oturdum klozete. “Gel, götten izin verir misin?” dedim. “Tamam, ama hiç yapmadım. Yavaş ol, geçen yavaş dedik, mahvettin,” dedi. “Tamam,” dedim. Oturdum, onu da önce ayaklarını dizime koydu, sonra yavaşça girmeye başladı. Bağırdı, “Ahhhh!” diye. Birden oturdu, taşaklarıma kadar girmişti. Müthişti! Başladım zıplatmaya, o da inliyordu, “Ohhhhh, ahhhhh!” Ellerimle yüzünü okşuyordum. Götüne vurdukça ses geliyordu, “Şap şuppppp!” Taşaklarım patlayacaktı. Sonra biraz korktuğum bir şey oldu, götü kanadı Ayşe ablanın. Ama söylemedim, devam ettim. Derken, içine bütün gücümle boşaldım. O da orgazm olmuştu, sıvıları akıyordu bacaklarıma. Kalktı kucağımdan, kanları görünce korktu. “Korkma, ilkse olur,” dedim. O da, “Evi temizleyeceğiz şimdi,” dedi. Aldı kovayı, temizlemeye başladı yeri falan. Ne de olsa temizlikçiydi.

O temizlerken, ben de duşa girdim. Duş alıyordum, “İstersen sen de gel, Ayşe abla,” dedim. “Ama annen gelmesin,” dedi. Çünkü fark etmemiştik ama baya zaman geçmişti. “Tamam o zaman,” dedim. Parasını verdim, gitti.