Demetin Kölesi Olmuştum

Merhaba, ben hemen konuya gireyim. Bizim bir alt komşumuzun kızının adı Duygu’ydu. Ben Duygu’nun ayaklarını hep yalamak istemişimdir. Bir gün Duygu’nun ayakkabısı kapının önündeydi, ben de dayanamayıp hemen yalamaya başladım. Tam kalkacakken Duygu kapıyı açtı. Beni o vaziyette görünce yüzüm çok kızarmıştı. Beni içeri aldı ve sert bir tokat attı ve bana dedi ki: “Eğer ailene söylememi istemiyorsan, benim dediklerimi yapacaksın.” Ben de kabul ettim. “Sen bundan sonra benim kölemsin. Eğer emirlerimi yerine getirmezsen benden çekeceğin var!” dedi. “Şimdi köpek vaziyeti al!” dedi. Ben de onun dediğini yaptım, köpek oldum. Duygu benim sırtıma bindi ve içeri götürmemi emretti. Ben de emrini yerine getirdim, onu odaya götürdüm. Odaya götürdükten sonra üzerimden kalktı, götüme sert bir tekme atarak, “Hemen ayaklarımı yala, köpek!” dedi. Ben de hemen ayaklarını yalamaya başladım. Ayaklarının her tarafını yalıyordum. Ayağını ağzıma koyuyordu. Duygu öyle yarım saat geçti. Bana, “Ben acıktım, bana yemek hazırla köle!” dedi. Hemen yemeğini hazırladım. Duygu, “Sandalyeye oturmayacağım, köpek. Bundan sonra benim sandalyem sensin. Köpek vaziyeti al!” dedi. Duygu sırtıma oturdu. O yemeğini yerken arada bir ağzındakileri yere, benim tabağa koyuyordu, sonra içine tükürüp hepsini yememi emretti. Ben de mecburen yedim. Sonra onu odaya götürdüm. Yüzüme sert tokatlar atıyordu, çok canım acıyordu. Bana, “Soyun ve köpek vaziyetinde bekle!” dedi. Ben de soyunup köpek vaziyetinde bekledim.

Duygu geldi ve elinde kırbaç vardı. Kırbacı sert bir şekilde her tarafıma vurmaya başladı. O kadar acıyordu ki dayanamadım, bağırmaya başladım. “Sus köpek!” deyip ağzına çorabını tıktı ve tekrar kırbaçlamaya başladı. Götüm, her tarafım kırmızı olmuştu. Bana, “Benim bokum geldi, köpek! Çabuk beni küvete götür!” dedi. Onu sırtımda götürdüm, küvetin yanına. “Ağzını aç, köpek! Ağzına sıçacağım!” dedi. Ben çok korkmuştum, ağzımı açtım. Önce işedi, sonra ağzıma sıçmaya başladı. Bana sert bir tokat attı ve “Hepsini bitir, çabuk köpek!” dedi. Mecburen hepsini yedim. Tekrar onu sırtıma aldım, odaya götürdüm ve ayaklarını yalamamı emretti.

Bu böyle kaç ay sürdü. Duygu’nun köpeği olmuştum. Her gün iki üç defa ağzıma sıçardı. Duygular taşınıncaya kadar her Duygu’ya kölelik yapıyordum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir